MELTEM GÜNEŞ- Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Türkiye Su Enstitüsü’nün (SUEN) 5 yıllık stratejik planında suyun mevcut durumuna ilişkin önemli analizler yer aldı. SUEN Başkanı Lütfi Akca da sunuş yazısında, “Değişen dünya politikaları suyu hayati bir kaynaktan öte siyasi bir araç olarak da görmekte. Orta Doğu’da önemli bir konuma sahip olan Türkiye, yeni kavram ve su politikaları üretmek ve uluslararası sahada politika, stratejiler ve icraatları ile etkin rol almak zorunda” ifadelerini kullandı.
SINIRAŞAN SULAR
Orta Doğu’da yaşanan çatışmalar, artan sığınmacı nüfusuna bağlı olarak su ve altyapı ihtiyacının artması, hıfzıssıhha problemleri gibi etkenlerin sıralandığı planda, sınıraşan sular alanında kıyıdaş ülkeler arasında diyalog ve “güven eksikliği” olduğu tespiti dikkati çekti. Kıyıdaş ülkelerdeki siyasi istikrarsızlık nedeniyle sınıraşan sular konusunda orta ve uzun vadeli strateji geliştirilmesinde zorluklar yaşandığı kaydedildi. Sınıraşan sularda plan ve stratejilerin geliştirilmesine katkı sağlanması, Orta Doğu ve Afrika ülkeleri ile Türki Devletlerden gelen teknik personel ve üst düzey yöneticilere kapasite geliştirme programları düzenlenmesi gerektiğine dikkat çekilirken, eğitimler, toplantılar ve konferanslar vasıtasıyla kıyıdaş ülkeler ile diyalog ve işbirliğin sürekliliğinin sağlanacağı aktarıldı. Su-Enerji-Gıda bağıntısı alanında projeler yoluyla gelecek senaryoları oluşturarak stratejilerin geliştirilmesine de katkı sağlanması amaçlanıyor.
Planda, Birleşmiş Milletler (BM) ve alt kuruluşlar nezdinde sığınmacıların su ve hıfzıssıhha sorunlarına uluslararası organizasyonlar, kampanyalar ve yayınlar yoluyla dikkat çekilebileceği belirtildi. Türkiye’nin çıkarlarına uygun kararlar alınmasını temin etmek amacıyla uluslararası kuruluşların gündemi takip edilerek, toplantılara yönlendirici şekilde katılım sağlanması gerektiğine de vurgu yapıldı.
İÇME SUYUNA ADİL ERİŞİM
SUEN’in planında, 2015 yılında BM Genel Kurulu tarafından kabul edilen ve 2030’a kadar tamamlanması hedeflenen Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na yer verildi:
* Herkesin güvenilir ve erişilebilir içme suyuna adil biçimde erişiminin güvence altına alınması.
* Herkesin yeterli temizlik ve sıhhi koşullara erişiminin sağlanması ve hassas durumda olan kişilerin ihtiyaçlarına özel önem göstererek kamuya açık alanlarda tuvalet ihtiyacı gideriminin sona erdirilmesi.
* Uygun görüldüğünde sınır ötesi işbirliği yoluyla her düzeyde bütünleşik su kaynakları yönetimi uygulanması.
* Geri dönüşümü ve güvenli tekrar kullanımı küresel olarak artırarak su kalitesinin yükseltilmesi.
* Uluslararası işbirliğinin ve gelişmekte olan ülkelere su hasadı, tuzdan arındırma, su verimliliği, atıksu arıtımı, geri dönüşüm ve tekrar kullanım teknolojileri gibi suyla ve sağlık şartlarıyla ilgili faaliyetlerinde verilen desteğinin artırılması.
* Bütün sektörlerde etkin su kullanımının büyük ölçüde artırılması, sürdürülebilir tatlı su tedariğinin sağlanması ve su kıtlığından muzdarip insan sayısının azaltılması.